Sir Trevor Chinn: İngiliz Demokrasisini İsrail Adına Ele Geçiren Zengin

Alan MacLeod yazdı.

Düşük profilli kalmayı sever. Ancak Sir Trevor Chinn, İngiliz siyasetinin en güçlü adamlarından biridir.

Chinn (solda) Ocak 2012'de 10 Downing Caddesi'ndeki Yahudi Liderlik Konseyi toplantısında İngiliz Başbakanı David Cameron'a bakıyor. Kirsty Wigglesworth | AP

Emekli iş adamı, politikacılara milyonlarca dolar bağışladı, Başbakan Keir Starmer'ın iktidara gelmesini kolaylaştırdı, Jeremy Corbyn etrafındaki hareketi yok etmeye yardımcı oldu ve her şeyden önemlisi, her iki büyük partinin de İsrail'i ve Ortadoğu'daki yayılmacı projesini desteklemesini sağladı.

MintPress News, İsrail yanlısı lobinin belki de en etkili adamını konu alıyor ve onun arkasına saklandığı anonimlik perdesini kaldırıyor.

İsrail'in Adamı

Kasım ayında, Başkan Isaac Herzog, Chinn'e "devlete [İsrail] ve Yahudi halkına yaptığı hizmet" nedeniyle bizzat İsrail Onur Madalyası'nı takdim etti. Başkan Herzog sunum konuşmasında, geçen yılın "devletin kuruluşundan bu yana en zor yıl" olduğunu söyledi. Ancak ülkesinin "antisemitizme karşı bizimle birlikte savaşan, medyada İsrail'i savunan ve uzun zamandır İsrail'in uluslar arasındaki yeri için mücadele eden dünyada büyük dostlara ve destekçilere" sahip olduğu için son derece şanslı olduğunu belirtti.

Chinn, Birleşik Krallık'ta ve ötesinde İsrail çıkarlarını destekleme konusunda onlarca yıllık bir geçmişe sahiptir. 2005 yılında, İsrail-Britanya İş Konseyi'nin eş başkanı olarak, Başbakan Ariel Sharon'un İhracat ve Uluslararası İşbirliği Konferansı'na katılmak üzere İsrail'e bir heyete liderlik etti. Konferans, İkinci Filistin intifadası sonucu üç yıllık durgunluğun ardından İsrail'e ekonomik büyümeyi geri getirme girişimiydi.

2018'de, eski Başbakan Tony Blair de dahil olmak üzere İngiliz siyasetinin en güçlü isimlerinden bazılarının katıldığı eski İsrail Cumhurbaşkanı Chaim Herzog'un yüksek profilli bir kutlamasına ortak ev sahipliği yaptı. Londra'daki seçkin Spencer House'da düzenlenen etkinlik, İngiliz doğumlu başkanı kutladı ve onu bir "savaşçı ve devlet adamı" olarak onurlandırdı. Herzog, İsrail Devleti'ni kurmak için yaklaşık 750.000 Filistinlinin etnik temizliği olan Nakba sırasında İsrail ordusunda bir subaydı.

Uzun süredir İngiliz Yahudilerinin İsrail ile olan bağlarını artırmayı amaçlayan bir grup olan United Jewish Israel Appeal'ın başkanı olan Chinn, Orta Doğu'ya ücretsiz doğum hakkı tarzı geziler için milyonlarca dolar toplamaya yardımcı oldu. Londra'daki Kensington Sarayı'nda düzenlenen 2023 etkinliğinde tek başına 1 milyon sterlin (1,36 milyon ABD doları) toplandı. Etkinliğe eski başbakan Naftali Bennett katıldı ve Bennett Chinn’in çalışmalarını bolca övdü.

Chinn'in İsrail ile bağları ekonomi ve kültürün çok ötesine uzanıyor. Geçtiğimiz Ekim ayında, İsrail'in Gazze'ye saldırısı zirvedeyken, 89 yaşındaki iş adamı, İsrail'e silah ihracatı konusunda tavsiyelerde bulunmak için İngiltere Dışişleri Bakanlığı ile sessizce bir araya geldi. Resmi olarak, İngiliz hükümeti yalnızca "bir iş adamıyla jeopolitikayı tartıştıklarını" iddia etti. Ancak araştırmacı gazeteci John McEvoy tarafından elde edilen belgeler, toplantının gerçek amacının masum olmadığını ortaya koydu.

İngiliz Kabinesine Finansman Sağlamak

McEvoy, MintPress'e Chinn'in "İngiliz siyasetinde önemli ama göz ardı edilen bir rol" oynadığını söyledi. 1980'lerden beri Chinn'in hem İşçi İsrail Dostları'nı (LFI) hem de Muhafazakar İsrail Dostları'nı (CFI) finanse ettiğini belirtti; bunlar, Birleşik Krallık'ın en büyük iki siyasi partisi içindeki baskı gruplarıydı. Ayrıca, Birleşik Krallık'taki en etkili İsrail yanlısı lobi örgütü olan Britanya İsrail İletişim ve Araştırma Merkezi'nin (BICOM) yürütme kurulunun bir üyesiydi.

McEvoy, "Bu grupların faaliyetlerinin nicel analizleri öğreticidir" dedi ve ekledi:

Muhafazakar Parti milletvekillerinin yüzde sekseni CFI üyesidir ve 2012 ile 2022 yılları arasında örgüt, seçilmiş üyelerin diğer bağışçılardan daha fazla yurtdışı seyahatine çıkmaları için ödeme yapmıştır. Geçtiğimiz yıl, LFI yaklaşık 75 milletvekilini destekçi olarak sayarken, görevdeki 32 İşçi Partisi üyesi gruptan fon kabul etmiştir. BICOM ise yüzyılın başından beri çok sayıda gazeteciyi Tel Aviv'e uçurmuştur."

Bu nedenle Chinn, Büyük Britanya'nın İsrail çıkarlarını desteklemeye devam etmesini sağlamayı amaçlayan büyük bir etki operasyonunun başında oturuyor. Bu operasyonun kapsamı şaşırtıcı; İsrail yanlısı lobi grupları İngiliz kabinesinin çoğunluğunu finanse etti. McEvoy'un araştırmasına göre, toplamda 25 kabine üyesinden 13'ü doğrudan Chinn'den veya İsrail yanlısı gruplardan para kabul etti.

Bunlar arasında Dışişleri Bakanı David Lammy, İçişleri Bakanı Yvette Cooper ve Sağlık Bakanı Wes Streeting gibi çok sayıda son derece güçlü figür yer alıyor. Chinn'in kendisi bu kişilere yüz binlerce pound bağışladı.

Ancak şüphesiz, cömertliğinin en önemli müşterisi Başbakan Keir Starmer'ın kendisidir. Chinn, 2020'de Starmer'a 50.000 £ (yaklaşık 68.000 $) bağışta bulunarak İşçi Partisi'nin lideri olma kampanyasına kaynak sağladı. Bağış, seçimden beş gün sonrasına kadar kaydedilmedi.

Starmer'ın İsrail konusundaki tutumunu açıkça değiştirmeye başladığı zaman bu zamandı. 2019'a kadar Filistin ve Orta Doğu İşçi Dostları'nın bir üyesiydi ve "insan haklarını dış politikanın merkezine koyma" sözü vermişti. Ancak Chinn'in parasını aldıktan sadece birkaç hafta sonra, "Siyonizmi kayıtsız şartsız destekliyorum" diye kamuoyuna açıkladı.

Starmer yönetimi İsrail'i açıkça destekledi, ülkeye silah gönderdi ve Kıbrıs'taki İngiltere askeri üslerinden diğer askeri yardımları sağladı. Ayrıca içeride Filistin yanlısı protestoları bastırdı ve Birleşmiş Milletler gibi uluslararası kuruluşlarda İsrail'i savundu. 2021'de Starmer'ın ofisi, parti içinde "toplumsal dinleme" dediği şeyi yapması için eski bir İsrail casusu olan Assaf Kaplan'ı işe alacak kadar ileri gitti.

Rapçi, aktivist ve MintPress'teki "The Watchdog" programının sunucusu Lowkey, Chinn'in faaliyetlerini yakından takip ettiğini söyledi:

Trevor Chinn, bu ülkedeki Siyonist hareketin kilit bir görevlisidir. İsrail lobisinin Keir Starmer ve David Lammy gibi kilit siyasi figürleri finanse etmesini ve böylece İsrail'in İngiliz siyasetinde olup bitenler üzerindeki etkisini genişletmesini sağlayan bir araçtır.”

İşçi Partisi'ni Şekillendirmek

Tony Blair, İşçi Partisi'nin sosyal demokrasiden uzaklaşmasının ve büyük işletmeleri benimsemesinin arkasındaki itici güçtü ve Chinn'in parası bunu mümkün kıldı.

The Independent'ın 1996 tarihli bir haberine göre, Chinn, Blairizm'i finanse etmek ve başarısını garantilemek için her biri yaklaşık 500.000 £ katkıda bulunan birkaç İşçi Partisi mega bağışçısından biriydi.

Ekonomik yaklaşımının yanı sıra, İşçi Partisi'nin geleneksel dış politika pozisyonları da değişti. LFI'nin eski başkanı Baron Mendelsohn'un o zamanlar onaylayarak belirttiği gibi,

Blair, İşçi Partisi'nde var olan İsrail karşıtlığına saldırdı. Eski İşçi Partisi, destekleyecekleri ezilenleri seçen kovboylar ve Kızılderililer politikasıydı, ancak ortam değişti. Siyonizm, Yeni İşçi Partisi'nde yaygın. Blair'in İşçi Partisi İsrail Dostları toplantılarına gelmesi otomatiktir."

Blair, bugüne kadar İsrail ile yakın bir ilişki sürdürdü. Batı Şeria'daki en büyük yasadışı yerleşim yeri inşacısı olan Yahudi Ulusal Fonu'nun destekçisidir. Bu arada eşi Cherie, Pegasus casusluk yazılımının arkasındaki tartışmalı İsrail yazılım firması NSO Group'ta danışman olarak çalıştı.

Blair'den beri Chinn, İşçi Partisi'nin üst düzey isimlerini finanse etmeye devam etti.

Tek dikkate değer istisna, Jeremy Corbyn'in 2015'ten 2020'ye kadar olan görev süresiydi. Hayatı boyunca sosyalist, anti-emperyalist ve Filistin devleti savunucusu olan Corbyn, beklenmedik bir şekilde ezici bir çoğunlukla partinin lideri seçildi.

Hemen hemen hemen, İşçi Partisi kuruluşundaki üst düzey isimler ona karşı örgütlenmeye başladı. Ve Chinn'in parası ve bağlantıları onlara yardım etti.

Chinn, "Corbynizmi yenmek" ve "İşçi Partisini soldan geri kazanmak" gibi belirtilen hedeflere sahip sağcı figürlerden oluşan bir düşünce kuruluşu olan Labour Together'a finansal destek sağladı. Ayrıca Owen Smith, Ruth Smeeth ve Yardımcı Lider Tom Watson gibi Corbyn muhaliflerinin siyasi hırslarını da finanse etti. Corbyn her taraftan amansızca saldırıya uğradı ve projesine olan kamu desteğini baltalamak için tasarlanmış antisemitizm suçlamalarına maruz kaldı.

Labour Together'ın hedefinde ayrıca The Canary gibi Corbyn'i destekleyen medya kuruluşları da vardı. Sol görüşlü alternatif bir medya sitesi olan The Canary (Kanarya), erişimini hızla aylık 8,5 milyon izleyiciye çıkardı. Labour Together, kendi ifadeleriyle "The Canary'yi Öldürmek" için bir plan tasarladı. Bu amaçla, kuruluşun antisemitik içerik yaydığını iddia ederek ve reklam verenlere reklamlarını siteden çekmeleri için baskı yaparak sahte bir "sahte haber fonlamayı durdurun" kampanyası başlattılar. Corbyn'e karşı yürütülen kampanya gibi, antisemitizm iddiaları da yanlıştı ama etkiliydi ve The Canary'nin finansmanı ve erişimi ciddi bir darbe aldı.

Eşit Fırsatlar Oligarkı

Ancak Chinn kesinlikle partizan bir bağışçı olmaktan uzaktır. Yaşlı iş adamı ayrıca Muhafazakar İsrail Dostları'nı, yani İşçi İsrail Dostları'nın Muhafazakar eşdeğerini finanse etmiştir. CFI, İşçi muadilinden daha etkilidir. Kamuya açık veriler, örgütün en az 118 Muhafazakar milletvekilinin 160 kez İsrail'e seyahat etmesini finanse ettiğini ve ziyaretler için 330.000 £'dan (450.000 ABD Doları) fazla para sağladığını göstermektedir. Muhafazakar milletvekillerinin yaklaşık %80'i CFI üyesidir.

CFI, iktidar koridorlarında önemli bir nüfuza sahip ve bu nüfuz Başbakan Boris Johnson'ı Alan Duncan'ı Orta Doğu Bakanı olarak atama planlarından vazgeçmeye zorlayacak kadar büyük. Duncan anılarında, muhalefetlerinin "sadece Filistinlilerin haklarına inandığım için" olduğunu belirtti. Johnson'ın öfkeli olduğu bildirildi. "Onlar [İsrailliler] böyle davranmamalı" dedi. "CFI ve İsrailliler Dışişleri Bakanlığı'nı kontrol ettiklerini düşünüyorlar. Ve öyleler!" dedi Duncan ve İsrail'in İngiliz siyasetine nüfuz etmesinin "kökleşmiş casusluk" ve ulusal güvenlik tehdidi olarak adlandırdığı şeye denk geldiğini ekledi.

Daha geriye gidersek, Chinn, John Major yönetimine de (1990-1997) Orta Doğu politikası konusunda defalarca lobi yaptı. "İsrail davasının oldukça sert bir savunucusu olabilir ve kesinlikle bir güvercin değildir... Benim kendi hissiyatım, İngiltere’nin İsrail siyasi duruşuna çok da uyum sağlamadığı yönünde" diye yazdı bir Dışişleri Bakanlığı yetkilisi 1991'de Chinn hakkında.

McEvoy, MintPress'e yaptığı açıklamada, faaliyetlerinin genel amacının (siyasi bağışlar, özel toplantılar, fonlanan geziler ve medya çalışmaları) "politikacıları ve gazetecileri İsrail'i desteklemenin kendi çıkarlarına olduğuna ikna etmek" olduğunu söyledi.

Chinn ve daha geniş İsrail yanlısı lobi, iyi davranışların ücretsiz geziler, olumlu medya kapsamı ve siyasi bağışlarla ödüllendirildiği ve kötü davranışların fon kaybı, siyasi eleştiri ve baskı kampanyalarıyla cezalandırıldığı bir "havuç ve sopa yaklaşımı" kullanıyor. Bu nedenle McEvoy şu sonuca varıyor:

Britanya'daki birçok yasa koyucu zaten Siyonist olduklarını açıkça beyan etmiş ve ikna edilmeye ihtiyaç duymamış olsa da, havuç ve sopa yaklaşımı, Westminster'daki kariyerizm ve korkaklığın boyutu göz önüne alındığında, ya belirsiz konuşan ya da kolayca sessizliğe itilen politikacılar üzerinde önemli bir disiplin etkisi yaratabilir."

Çiçekleri Koparabilirsiniz Ama Baharı Durduramazsınız

Sir Trevor Chinn kendi kendini yetiştirmiş bir adam olmaktan çok uzak. Büyük servetini ve gücünü, otomotiv devi Lex Services'ın (şimdiki adıyla Royal Automobile Club (RAC)) sahibi olan babası Rosser'dan miras aldı. Rosser, ticari çıkarlarının yanı sıra, Yahudi Ulusal Fonu'nun da başkanıydı ve İsrail'in Filistinlileri topraklarından kovmasına yardımcı oluyordu.

Trevor, RAC'nin genel müdürü olarak görev yaptı ve daha sonra başlıca rakipleri olan Automobile Association (AA) ve Kwik Fit'in başkanı oldu. 1973'ten beri United Jewish Israel Appeal'in başkanlığını yürütüyor ve bir dizi başka önemli nüfuzlu pozisyonu elinde tutuyor veya tutuyor. Bunlar arasında Tel Aviv Üniversitesi mütevellisi olarak görev yapması ve Yahudi Liderlik Konseyi ve BICOM'un yönetim komitelerindeki pozisyonları yer alıyor.

2023'te BICOM, MintPress' Lowkey'in müziğini Spotify akış hizmetinden kaldırma girişimine katıldı. Planları, halkın büyük tepkisi ve eğlence sektöründeki en önemli isimlerin yaygın direnişi sayesinde başarısız oldu.

"O zamanlar, kilit hedef olarak tanımlanıyordum. Ancak MintPress, The Electronic Intifada ve beni destekleyen tüm harika insanlar sayesinde onları yendik," dedi Lowkey. "Bu lobi gruplarının sizi yalnız yakalarlarsa gerçekten güçlü."

Ancak Chinn'in katıldığı başarılı bir “iptal” operasyonu, 2014'te Kuzey Londra'daki bir sanat mekanına karşı yapılan kampanyaydı. Etkinliğin İsrail Büyükelçiliği tarafından desteklendiğini öğrendikten sonra, Tricycle Theater, İngiltere Yahudi Film Festivali'ne ev sahipliği yapmayı reddetti.

İsrail o sırada Gazze'ye 2.000'den fazla insanı öldüren bir bombardıman olan Koruyucu Kenar Harekatı'nı yeni başlatmıştı. Chinn harekete geçerek, kararlarını geri çekmezlerse tiyatrodan fonlarını çekeceği tehdidinde bulundu. Chinn, "Bir topluluk olarak boykot hareketinin baskısı altındayız. Boykotları kabul edemeyiz ve ne zaman boykot gelirse onunla savaşmalıyız" dedi.

Tricycle, Kültür Bakanı Sajid Javid'in (kendisi de Muhafazakar İsrail Dostları üyesi) "eğer kendileri veya herhangi biri bu tür bir şeyi tekrar denerse fonlarına ne olabileceğini açıkça belirtmesinin" ardından sonunda pes etmek zorunda kaldı.

Ancak tüm çalışmalarına rağmen Chinn, Birleşik Krallık ve ötesinde Filistin yanlısı duygu dalgasını durduramadı. Kasım 2023'te, Londra'da ateşkes çağrısı yapan bir gösteriye tahmini bir milyon kişi katıldı.

O tarihten bu yana yapılan kamuoyu yoklamaları, kamuoyunun İsrail'e yönelik tutumunun daha da sertleştiğini gösteriyor.

Yakın zamanda yapılan bir YouGov anketi, Britanyalıların Filistin'i (32%) İsrail'den (14%) iki kat daha fazla desteklediğini ortaya koydu.

Ülkenin yalnızca %17'si İsrail hakkında olumlu görüşlere sahip (çok olumlu olan %4 dahil), %63'ü ise olumsuz (çok olumsuz olan %39 dahil). Ve ülkenin büyük çoğunluğu silah ambargosunu destekliyor, yalnızca %13'ü Tel Aviv'e silah satışının sonlandırılmasına karşı çıkıyor. İsrail için daha da kötüsü, bunlar Avrupa'da kendi davaları için en iyi rakamlar arasında.

Buna karşılık hem Muhafazakar Parti hem de İşçi Partisi hükümetleri, Filistin'e verilen halk desteğini bastırdı, gösterileri ezdi, protestocuları tutukladı ve Filistin yanlısı gazetecileri taciz edip sindirdi.

Chinn'in bu yanıtlar üzerinde ne kadar etkisi olduğu, varsa, tartışma konusudur. Ancak tartışılmaz olan şey, kendisinin ve İsrail yanlısı örgütler ağının her şeye gücü yeten bir güç olmadığıdır. Özellikle onlar ve faaliyetleri daha geniş bir kamuoyuna sunulduğunda geri adım atmak zorunda kalırlar.

Sir Trevor Chinn (solda), Jacob Rothschild (ortada) ve eski İngiliz Başbakanı Tony Blair (sağda) ile birlikte

Alan MacLeod, MintPress News'de Kıdemli Kadro Yazarıdır. 2017'de doktorasını tamamladı ve o zamandan beri iki beğenilen kitabın yazarıdır: Bad News From Venezuela: Twenty Years of Fake News and Misreporting ve Propaganda in the Information Age: Still Manufacturing Consent ve bir dizi akademik makale. Ayrıca FAIR.org , The Guardian , Salon , The Grayzone , Jacobin Magazine ve Common Dreams'e katkıda bulunmuştur.

Kaynak: https://www.mintpressnews.com/trevor-chinn-british-politics-israel/290044/